Bugun...


Yüksel YENİ

facebook-paylas
JÖN KÜRT- JÖN ARAP -JÖNTÜRK KOLONİLERİN MANDA ANAYASASI
Tarih: 04-06-2024 15:44:00 Güncelleme: 05-06-2024 18:59:00


KRONOLOJİK OLARAK ANAYASALAR (2)

JÖN KÜRT- JÖN ARAP -JÖNTÜRK

KOLONİLERİN MANDA ANAYASASI 

 

Amerikan Mandası talep eden  Jön Türkler

“Başkan Wilson`a

Efendim, Siz yalnız bir cumhurbaşkanı değilsiniz, ayrıca erdeminizin yüceliği sizi bu mevkiye getirmiştir. Dolayısıyla bir cumhurbaşkanından daha büyüksünüz ve insanların içinde en yücelerinden ve iyilerinden birisiniz.

Hükümetin denetimini sizin kutsal ve namuslu ellerinize bırakan, size iktidar veren milletin üstünlüğüne ve kavrayışına saygılar olsun.

(…) Çünkü sözlerinizde kutsal ve yüce bir melodi vardı.

(…)Evreni yöneten ilksiz ve sonsuz güç, her peygamberin kendi çağının gereksinmelerini görmesi ve ona göre milletini seçmesi kuralını koymuştur. Ve siz çağınızın peygamberisiniz.

(…) Şimdi biliyoruz ki, sizin savaşa ve barışa müdahaleniz bizim için gökyüzünden inmiş bir yardımdı.

(…) Büyük savaş sırasındaki etkinizin büyüklüğü bizim yüreğimizde sizin kişiliğinizi incelemek, iyiliğinizi ve yeteneklerinizi anlamak isteği doğurdu. İncelemelerimiz sonunda sizde olağan üstü bir güç bulduk. Siz üstün bir insansınız …”

14 Ocak 1919 tarihinde kurulan “Wilson Prensipleri Cemiyeti”  adına

Halide Edip Adıvar

İngiliz Mandası talep eden Jön Kürtler

Yüksek Komiseri Sir Somerset Gough-Calthorpe aracılığıyla İngiliz hükümetine …

Kürtler, ırk ve din ayrımı yapılmaksızın Araplara, Ermenilere, Keldanilere, Süryanilere ve diğer küçük milletlere tanınan ayrıcalıkların benzerini  İtilaf Devletleri'nin elinde görmekten ve Kürtlere tahsis edilecek belirli ve coğrafi olarak tanımlanmış bir özerk bölgede aynı muameleyi görmekten minnettar olacaklardır.

Kürtlere özyönetim hakkı tanınmalıdır. Kürtler, İngiliz hükümetinden, hak ve çıkarlarının korunmasını şefkatle üstlenmesini, medeniyet ve ilerleme yolunda onlara yardım etmesini özellikle rica etmektedir.

176 üyeli Kürt İşbirliği ve Terakki Cemiyeti adına

 Abdülkadir Ubeydullah

MANDA NEDİR

Manda; İngilizce “mandate” kelimesidir. Etimolojik köken olarak Latince “manus”  kelimesine “do”  (yapmak) anlamına gelen ek getirilmesi ile oluşmuş bir kelimedir.

Roma hukukunda “manus” bir erkeğin eşi olan kadın için erkeğin onu sahip edinmesi hakkını kapsayan bir kavramdır. Pater familias (aile babası) kabul edilen otoriter kişi manus kabul edilen üzerinde öldürme dahil her türlü tasarrufa sahiptir.

Birinci Dünya Savaşı'nın bitiminden sonra 1919 ve 1920'de galip Müttefiklerin mağlup Merkezi Güçler için barış şartlarını belirledikleri bir dizi resmi ve gayri resmi diplomatik toplantıyla İngiltere, Fransa, ABD ve İtalya liderlerinin hakim olduğu, Avrupa ile Asya, Afrika ve Pasifik Adaları'nın bazı bölümlerinin haritalarını yeniden şekillendiren Almanya, Avusturya-Macaristan ve Osmanlı’ya müzakerelerde söz hakkı verilmediği,  esen tezen kim var ise onlarla masaya oturulan gayri resmi olarak 145 buluşmalar ardından 5 anlaşmayla sonuçlan toplantıya Paris Barış Konferansı diyorlar. İşte o konferansta ilk defa manda yönetimi gündeme geldi.

Tiyatral hatta Trajikomik bu süreci bende tiyatral bir dille anlatayım bari.

Paris konferansına katılan Fransa Başbakanı Georges Clemenceau ile İtalya Başbakanı Vittorio Emanuele Orlando söze başlamış. Çökelim ağabegi şu üç imparatorluğun topraklarına. İlhak edip katalım kolonilerimize. Sömürgeleştirelim demiş. İngiltere Başbakanı David Lloyd George ve ABD Başkanı Woodrow Wilson ise basmış fırçayı. Ya arkadaşlar siz hala bu geri kafalılıktan kurtulamadınız. Sömürge dediğimiz nere var ise orada isyan kargaşa kaos. Bak İngilizlere “Common” ları “wealth” etti “Francophonie” lere benziyormu. Herkes isteyerek koloni oluyor. İlla sömürge valisi gönderip idare edeceğim diye diretmek niye. Bizim istediğimizi Anayasa yapsın bizim dediklerimiz yasaları olsun boş verin kim ne adına gelirse gelsin. İster tanrı adına idare ediyorum desin ister kıral isterse halk yeter bi bizim yasalarımız meri olsun.  Bu iki görüşün uzlaşısı olarak çözüm bulunmuş. Birleşmiş milletler diye bir örgüt kurulmuş. Bu örgüt öncülüğünde bu üç imparatorluğun toprakları büyük dörtlü nasıl isterse öylece paylaşılsın diye karar verilmiş. Artık sömürge, koloni hatta dominyon bile denilmeyecek kolonileştirilecek topraklara manda yönetimi adı verilecek.  Woodrow Wilson hemen Fourteen Points yapmış. Tüm bitirimleri, ezikleri devşirmeleri ve pastadan pay kapma peşinde koşanları, kenar gezip orta bulunmak isteyen leş kargalarını hasılı tüm çakalları batan geminin malı diye çağıralım gelsinler deyü On Dört Nokta prensiplerini deklare etmiş.

BM’nin ilk versiyonu League of Nations (uluslar ligi= Milletler Topluluğu) bu konferansta kuruldu. Manda yönetimi Milletler topluluğu Sözleşmesinin 22. Maddesi ile karara bağlandı.

BM-MADDE 22.

Son savaşın bir sonucu olarak, daha önce kendilerini yöneten Devletlerin egemenliği altında olmaktan çıkan ve modern dünyanın zorlu koşulları altında henüz kendi başlarına ayakta duramayan halkların yaşadığı kolonilere ve bölgelere, Bu tür halkların refahı ve gelişmesinin medeniyetin kutsal bir emaneti olduğu ve bu güvenin yerine getirilmesine yönelik güvencelerin bu Sözleşmede yer alması gerektiği ilkesi uygulanmalıdır.

Bu ilkeye pratik etki kazandırmanın en iyi yöntemi, bu tür halkların vesayetinin, kaynakları, deneyimleri veya coğrafi konumları nedeniyle bu sorumluluğu en iyi şekilde üstlenebilecek ve bunu kabul etmeye istekli ileri uluslara emanet edilmesidir. Ve bu vesayetin Milletler Topluluğu adına Manda Yöneticisi olarak onlar tarafından uygulanması gerektiğini.

Mandanın niteliği, halkın gelişme düzeyine, bölgenin coğrafi durumuna, ekonomik koşullarına ve benzeri şartlara göre farklılık göstermelidir.

Eskiden Türk İmparatorluğuna ait olan bazı topluluklar, tek başlarına ayakta kalabilecekleri zamana kadar, bir Mandacı tarafından idari tavsiye ve yardım sağlanmasına bağlı olarak, bağımsız uluslar olarak varlıklarının geçici olarak tanınabileceği bir gelişme aşamasına ulaşmışlardır. Bu toplulukların istekleri, Mandacının seçiminde temel husus olmalıdır.

Görevler, her nüfusun o dönemde ulaştığı gelişme düzeyine göre üç ayrı gruba ayrıldı

A Sınıfı Batı Asya'daki Mandalar; Suriye,Lübnan,Filistin,Ürdün,Mezopotamya

B Sınıfı , Afrika'daki Mandalar: Britanya Togoland'ı,Fransız Togoland'ı,İngiliz Kamerun,Fransız Kamerun,Ruanda-Urundi,Tanganyika

C Sınıfı , Afrika'daki Mandalar: Güney Batı Afrika

C Sınıfı , Pasifik'teki Mandalar:Japon Pasifik Mandası,Yeni Gine Bölgesi,Nauru'lu,Batı Samoa

Sözleşmede Yer Verilmeyen Balkanlar ve Anadolu ile ilgili gizli ajandalarında ne olduğunu ise daha sonra sahaya sürülen Ankara’ya kadar işgal ederek gelen Yunan’lar üzerinden yürütülen operasyonlardan anlıyoruz ki Rum imparatorluğu yapılacak.

Wilson Prensiplerinin deklarasyonu ile cesaretlenen paralel örgütlenme olarak içimize sızmış işgalci zihin inşası ile onlarla aynileşmiş toplumsal çeşitliliğimizin farklı versiyonları içerisindeki birkaç azgın azınlık mütedeyyin çoğunluğu temsil teraneleri ile Paris Barış Görüşmelerine koşuşmuş. Şu fakire bir devletcik mesabesinde alalade taleplerle işgalcilere dil döken dilenciler türemiş. Stockholm sendromu yaşayan tecavüzcüsüne aşık manda zihniyetlilerden;

 

 ARAP BAAS zihniyeti beslemesi Şerif Hüseyin’in Hicaz Kırallığı toplantıya JÖN ARAP pardon "el-Fatat"  mensubu  Rüstem Haydar, Avni Abdülhadi  temsilen çağrılınca Arabistanlı Faysal tecavüzcüsü Lawrence’nin elinden tutup soluğu Paris’te almış. Efendilerine dil dökmeye başlamış. Ata yurduma ihanet ettim kapı komşuma silah çektim Lawrence bana dedi ki Size Büyük Arap İmparatorluğu lütfedeceğim. Verin benim Büyü Arap Devletimi.  Lawrence ne demiş; Tabiki her satılmışa denilen neyse onu; “Şerif Çözümü” yani her biri bir diğeri ile sorunlu onlarca arap devlti denilen ingiliz vilayetine sen kralsın diye kasaba şerifi ataması yapılmış.

Faşo-kominist mankurt Jön Araplar’ın ARAP BAAS aklının satılmışlıklarıdır ki Osmanlı o topraklardan çıkalıdan beri Arap coğrafyası sürekli kan gölü, Filistinli mazlumlar ise her gün ölüme mahkum.

KÜRT BAAS zihniyetli JÖN KÜRT Şerif Paşa’da koşmuş Paris’e…  Şimdiye dek her ne kadar Jön Türk olarak kullandıysanız da ben artık Türk İttihat ve Terakki Cemiyeti görevimi tamamladım Kürt İttihat ve Terakki Cemiyeti oldum. Ben sizden öyle fazla şey istemem şu fakire bir avuç “demokratik özerklik”, birazcık “kantonsallaştırılmış öz yönetim” birde” halkların kardeşliği” tutuşturun elime diye el etek öpmüş.

Peki; Jön Kürt’lere ne verilmiş; Sevr Haritasından bakalım mı?

   

Hakkari, Şırnak,  Siirt (Pervari, Baykan hariç), Batman, Diyarbakır (Silvan, Kulp, Lice Kocaköy, Eğil, Ergani, Çüngüş hariç) ve Mardin illerini içine alan birkaç aşiretin mülkü kadar bir arazide  45 bin km²‘lik  bir alanda GAZİ Antep, ŞANLI Urfa KAHRAMAN Maraş, Hatay’da Fransız, Musul’da, Erbil’de, Kerkük’te İngiliz,  Ermenistana peşkeş çekilen Van, Bitlis, Siirt, Muş, Bingöl, Elazığ’da Ermeni, İngiliz, Fransız  komşularıyla çevrili halkların kardeşliği içerisinde öz yönetimsel demokratik özerklik.  Ağrı, Kars, Ardahan, Iğdır, Erzurum, Erzincan, Gümüşhane, Bayburt, Artvin, Rize şehirleri JÖN ERMENİ Taşnak çetelelerinin,  ASALA terör örgütünün kurtarılmış bölgesi olacaktı. Öz yönetimsel demokratik özerklikçi Kürt BAAS Partisi PKK’da bu gün asimile edilememiş alafrangalaştırılamamış Kürtleri Alafrangalaştırmak için Jön Türklerin yarı kalan işlerini tamamlamak adına  JÖN KÜRT şarkıları söylemeyecekti. İşgalci tetikçiliği yapamayacaktı.

Birde JÖN TÜRKLER var. Komüno-Faşist, Faşo-Komünist TÜRK BAAS aklı.

İttihat ve Terakki Cemiyeti bünyesinde çöreklenen Masonik odakların emrindeki satılmış nice isim koca vatanı paramparça etmiş. En son olarak padişah karşı çıkmasına rağmen ittihatçı sadrazamın istifa tehdidi ile Osmanlıyı temsilen müzakereye gönderilen hatta padişahın safca önerilerinin esamesinin okunmadığı Rauf Orbay öncülüğünde Mondros Mütarekesini imzalamıştır. Doğuda Kafkas İslam Ordusuyla Hazarın güneyinden ta Taşkent’e kadar zaferden zafere koşarken, kuzeyde elviyei selase Batum dahil 40 yıllık esaretten sonra kurtarılmışken, Batıda Çanakkale’de düşmanı denize gömen, Güneyde Kut Müdafasında İngiliz ordusunu esir etmiş genarallarını ele geçirmiş olan, Hicaz cephesi (satılmış Arap BAAS'çı şerif hüseyin ihaneti dolayısıyla) hariç Yemen Dahil Afrik’a da teslim olmayıp çarpışan bir muzaffer orduya teslim bayrağı çektiren ittihatçı masonlar vazifesini bitirip vatandan kaçmışlar. Vaktaki millet küllerinden doğmuş bu kez yine parazit olarak milletin sırtından semirenler yeniden sahneye çıkmış. Mondros aslında Sevr'in babasıdır. Böyle bir anlaşma imzalayan başbakan olarak ödüllendirilmi. Ödül başarıya verilir. O başarıyı kim adına kazandıysa sanırım o ödüllendirmeyide onlar yaptıkı bu millet için Sevr kadar zalimane bir anlaşma olan Mondros hala tartışılmaktan bile kaçırılmaktadır. Kim İmzaladı. Nasıl imzalandı. Ne getirdi ne götürdü gündemden bile çalındı. 

Şu nutka bakın. Kut Zaferi Komutanlarından Halil Kut’un orduya ithafen yaptığı nutuk. Sahi bu moral, bu başarının sonucu Mondros Mütarekesi olabilir mi?

"Arslanlar! Bütün Osmanlılara şeref ve şan, İngilizlere kara meydan olan şu kızgın toprağın güneşli semasında şehitlerimizin ruhları sevinçle gülerek uçarken, ben de hepinizin pak alınlarından öperek cümlenizi tebrik ediyorum. Ordum gerek Kut karşısında ve gerekse Kut'u kurtarmaya gelen ordular karşısında 350 subay ve 10 bin erini şehit vermiştir. Fakat buna karşılık bugün Kut'ta 13 general, 481 subay ve 13 bin 300 er teslim alıyorum. Bu teslim aldığımız orduyu kurtarmaya gelen İngiliz kuvvetleri de 30 bin zayiat vererek geri dönmüşlerdir. Şu iki farka bakılınca, cihanı hayretlere düşürecek kadar büyük bir fark görülür. Tarih bu olayı yazmak için kelime bulmakta müşkülata uğrayacaktır. İşte Osmanlı sebatının İngiliz inadını kırdığı birinci zaferi Çanakkale'de, ikinci zaferi burada görüyoruz."

Mirliva Halil Paşa

Localarda savaş barış kararı verilen, galibi önceden malum savaşın sonuna gelinmiş 1. Dünya savaşını Almanlar kaybetmiş diye bizde mağlup sayılmışız. Paris Görüşmelerinde Wilson biraderlerinin çağrısını duyunca kıyıda köşede pinekleyenler Amerikan mandası isterüz deyü yeniden hortlar  “Wilson Prensipleri Cemiyeti” bünyesinde toplanırlar. Cemiyetin kurucu ve idarecileri; Halide Edip (Adıvar), Dr. Celalettin Muhtar Özden), Ali Kemal Bey (Sabah Gazetesi Başyazarı), Hüseyin Avni Bey, Celal Nuri Bey (Ati ve İkdam Gazeteleri Başyazarı), Mahmud Sadık Bey (Yeni Gazetesi Başyazarı), Ahmet Emin Bey (Vatan Gazetesi Başyazarı), Yunus Nadi Bey (Yeni Gün Gazetesi Başyazarı) ve Necmeddin Sadık Bey (Akşam Gazetesi Başyazarı) gibi eziklerin Wilson’a döktükleri dilleri, yaptıkları yakarışları girişte vermiştim.  Mantıklarını kavramak adına bu Amerikan beslemesi devşirmelerin zihin inşasına da bize Milli Mücadelenin Kadın Kahramanı diye sunulan Atatürk tarafından kovulmuşken Atatürk öldükten sonra İsmet İnönü tarafında cici bir ambalajla yeniden hortlatılan Halide Edip Adıvar’ın ağzından işte Jön Türk aklı;

Milletin refah ve gelişmesini temin, halkı, köyleri, sıhhati ve zihniyetiyle asri bir halk haline koyabilecek bir hükûmet nazariyesine ve tatbikatına ihtiyacımız var. Bunda lazım gelen para, ihtisas ve kudrete sahip değiliz. [...] Filipin gibi vahşi bir memleketi bugün kendi kendini idareye kudretli asri bir makine haline koyan Amerika, bu hususta çok işimize geliyor. Onbeş yirmi sene zahmet çektikten sonra, yeni bir Türkiye ve her ferdi, tahsili, zihniyeti ile hakiki istiklali kafasında ve cebinde taşıyan bir Türkiye'yi ancak Yeni Dünyanın kabiliyeti vücuda getirebilir." "Harici rekabetleri ve kuvvetleri memleketimizden defedebilecek bir yardımcıya ihtiyacımız var. Bunu ancak Avrupa dışında ve Avrupa'dan kuvvetli bir elde bulabiliriz." (Halide Edip Adıvar)

Miiletin kaynaklarından beslenen, milletin makamlarını paralel sızmalarla işgal eden, savaşlarımızı çalıp, barışlarımızı satan bu işgalci tetikçilerinin ortak kimliğinin ne olduğunu görmek isteyenleri şu link ile baş başa bırakıyorum.

https://forum.axishistory.com/viewtopic.php?t=105477

İstanbul’dayken kendisinin baş yazarı ve sahibi olduğu “Minber Gazetesi”nin de sorunlu enformasyon kanalları içerisinde çepe çevre kuşatılmışken farkında olmadan destek verdiği Mandacılıkla mücadeleyi Kurucu Meclisin Mustafa Kemal'i başlatıyor.

Erzurum Kongresi sürecinde İstanbul’un yani başkentin sahte ve kaypak zemininden kurtulunca Milletini tanıyan Gazi Mustafa Kemal’in üniformasını çıkarıp kendini Miletlin Bağrına (sine-i millete) attığı gün Manda anlayışının bittiği gündür. İşte o gün bir millet tüm çeşitliliği ile kenetlenmiş işgalcilere benzememek, müesseselerini işgalcilerle aynileştirmek, kanunlarını işgalcilerin kanunu yapmamak adına bir milletin uyandığı kenetlendiği gündür. Birinci meclisin açılış nutkunda Birinci Meclisin Mustafa Kemal’inin dilinden mandacılık ne ve Manda karşıtlığı nasılmış okuyalım

MUSTAFA KEMAL’İN PADİŞAHA YAZDIĞI TELGRAFLARDAN

 11 Haziran 1919 Erzurum

(…) Şu bir ay içinde Zat-ı Şahanelerinin Anadolu’sundaki hemen bütün il, liva, ilçe ve hudut boylarına kadar olan yerlerdeki milletin durumunu ve tüm kumandan ve memurların düşünce ve çalışmalarını öğrendim ve bilgi edindim. Sonuç olarak açık bir şekilde görülüyor ki, millet baştan aşağı uyanık olup devlet ve milletin bağımsızlığı ve yüce saltanat ve hilâfet hakkının korunması için kesin kararlı ve inançla dolu bulunuyor. İstanbul'da iken milletin bu kadar kuvvetle ve az sürede felâketlerden bu derece etkilenebileceğini düşünememişdim.

        (…) Yalnız, üzülerek bildirmek isterim ki, temiz Anadolu halkı, bugünkü zor dönemde bile İstanbul'daki uygunsuz ve nefret uyandıran konulardan ve kışkırtıcı söylentilerden rahatsız durumdadır. Gerçekten İstanbul yöresinin bozulmaya yatkın ahlâkı ve bundan yararlanmayı bilen yabancılar, devlet ve milletin yok olması ve devlet, millet ve padişahına bağlı, özverili hizmet yeteneği bulunan kişilerin ortadan kaldırılması konusunda aşırı bir cesaret gösteriyorlar.

         (…) İşte milli vicdanın ciddi izlenimlerini ve meydana gelen yeni durumları, istilâcı çıkarlarına, zıt gören İngilizler ve vatanın zararına da olsa, İngiliz taraftarlığını meslek edinen zayıf karakterliler, bu kere güçsüzlüklerini ortaya koyarak beni İstanbul'a çağırmak girişiminde bulunuyorlar. Pek şerefli hakanımızdan, milletine, vatanına bağlı ve bu uğurda ölümü hoşgörü ile karşılayan benim gibi bir kumandanın, yüce saltanat haklarına ve milletin ölmezliği ve var oluşuna düşman olanlarla işbirliği yapacağını ummaları kesinlikle beklenemezdi. Bundan dolayı bendeniz Malta'ya gitmek (sürgün) veya en azından iş görmez duruma getirilmek gibi ihtimaller karşısında bırakıldım ve doğal olarak da bunu kabul etmeyeceğim, eğer zorunlu kılınırsam gönül rahatlığı ile memuriyetimden istifa ederek eskiden olduğu gibi Anadolu'da ve millet sinesinde kalacağım; vatan görevimi bu kez daha açık adımlarla sürdüreceğim.

         Millet bağımsızlığına kavuşsun, saltanat makamı ile yüce ve büyük hilâfet yok olmaktan kurtulsun. Sonsuz bağlılığımın daima artmakta olduğunu bildirerek buna inanmanzı rica ederim.

Fahri Yaver-i Hazreti Şehriyari- Mustafa KEMAL

 7 Temnıuz 1919 Erzurum

         Padişah hazretlerinin devletli mabeyni yüce başkâtipliği eliyle Padişah hazretlerinin yüce katına.

Şimdiye kadar gerek padişahlık yüce makamına ve gerek Harbiye Nazareti’ne yazdığımı yazılarda vatan ve milletin ve yüce hilafet makamının karşılaştığı üzücü olayları ve buna karşı ortaya çıkan tepkileri ve milli durumu bütün safhaları ve açıklığı ile ile arz ettim.

         Böyle davranmakla kutsal varlığının bana yüklediği en yüksek ve en vicdani görevlerden birini yapmış oldum. Bendenizin çalışmasına ve faaliyetlerinin İngilizlerce vatan savunması olarak değil, başka bir şekilde yorumlanması nedeniyle yüce hükümetlerinin ağır baskı altında tutulduğu yazılıyor ve bildiriliyor. Yüce Hükümetiniz ve yüce Saltanat başkentinizin ne gibi baskı ve üzücü şartlar altında bulunduğu gerek benim tarafımdan ve gerekse bütün asil milletimizce tam anlamıyla ve her yönüyle bilinmekte olup bu baskı ve denetimin giderek daha da artması durumunda özellikle büyük sadaketle ve aşırı derecede bağlı bulunduğum müşfik ve yüce amaçlar taşıyan yüreğinizin sıkıntıya düşmesine hiçbir şekilde razı olamayacağım için, yalnız memuriyetime değil, bütün şan ve şerefini, vatan ve milletimin ve kutsal yüce makamınızın feyiz ve asalet nurundan alan ve pek çok sevdiğim kutsal askerlik yaşamıma da veda ederek özveride bulunduğumu arz etmek isterim.

Yüce saltanat ve hilâfet makamınızın ve asil milletimizin sonuna kadar daima koruyucusu ve sadık bir kulu olarak kalacağımı içten gelen duygularımla arz ve temin ederim.

Yüksek askerlik mesleğinden istifa ettiğimi Harbiye Nezareti’ne bildirdim. Onurlu padişaha sıhhat ve esenlikler diler ve her türlü kötülükten korumasını Cenabı Hak'tan dilerim.

Yüce bilgilerinize sunarım.

Kullunuz - Mustafa KEMAL

1921 Teşkilatı Esasi "Manda ve Himaye Kabul Edilemez" diyen Kurucu Meclis'in aklıyla hazırlanmış. Mustafa Kemal'in Meclis açış konuşmasında deklare ettiği amaçları gerçekleştirmek üzere bir araya gelen işgalcilerle aynileşmek değil hesaplaşmak üzere milletin dokusuyla barışık bir akıl tarafından hazırlanmış Cunta ve Darbeler ile yozlaştırılmamış Kurucu Anayasadır. Birinci Meclisin Aklına dönülmedikçe koloni muamelesi görmekten, yeni kolonicilere gel gel yapmaktan kurtuluş imkansızdır.



Bu yazı 4671 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
YAZARLAR
nöbetçi eczaneler
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
PUAN DURUMU
Takım O G M B A Y P AV
1 Galatasaray 20 17 0 3 53 22 54 +31
2 Fenerbahçe 21 16 2 3 55 22 51 +33
3 Samsunspor 21 12 5 4 34 23 40 +11
4 Eyüpspor 21 11 4 6 34 19 39 +15
5 Göztepe 21 10 7 4 40 27 34 +13
6 Başakşehir FK 21 9 7 5 39 30 32 +9
7 Beşiktaş 20 8 4 8 29 21 32 +8
8 Kasımpaşa 21 6 5 10 37 40 28 -3
9 Alanyaspor 21 7 7 7 25 28 28 -3
10 Çaykur Rizespor 21 8 10 3 24 34 27 -10
11 Trabzonspor 20 6 6 8 34 24 26 +10
12 Gaziantep FK 20 7 8 5 26 28 26 -2
13 Antalyaspor 21 7 10 4 25 41 25 -16
14 Konyaspor 21 6 9 6 27 33 24 -6
15 Sivasspor 21 6 10 5 26 35 23 -9
16 Kayserispor 20 3 9 8 19 39 17 -20
17 Bodrum FK 21 4 13 4 15 29 16 -14
18 Hatayspor 21 1 13 7 23 40 10 -17
19 Adana Demirspor 21 2 17 2 20 50 5 -30
Takım O G M B A Y P AV
1 Kocaelispor 22 14 5 3 35 20 45 +15
2 Fatih Karagümrük 22 11 5 6 38 22 39 +16
3 Erzurumspor FK 22 11 7 4 27 17 37 +10
4 Gençlerbirliği 22 10 6 6 25 19 36 +6
5 Çorum FK 22 9 5 8 29 20 35 +9
6 Bandırmaspor 22 9 6 7 29 27 34 +2
7 İstanbulspor 22 10 9 3 34 25 33 +9
8 Keçiörengücü 22 9 7 6 34 25 33 +9
9 Pendikspor 22 9 7 6 29 25 33 +4
10 Boluspor 22 9 8 5 31 27 32 +4
11 Ümraniyespor 22 9 8 5 32 30 32 +2
12 Amed SK 22 7 5 10 23 21 31 +2
13 Esenler Erokspor 22 8 8 6 28 27 30 +1
14 Manisa FK 22 9 10 3 28 30 30 -2
15 MKE Ankaragücü 22 9 10 3 28 23 30 +5
16 Şanlıurfaspor 22 8 10 4 27 29 28 -2
17 Sakaryaspor 22 6 7 9 27 31 27 -4
18 Iğdır FK 22 7 10 5 22 25 26 -3
19 Adanaspor 22 3 12 7 17 38 16 -21
20 Yeni Malatyaspor 22 0 22 0 10 72 21 -62
Takım O G M B A Y P AV
1 Sarıyer 20 15 0 5 48 10 50 +38
2 Batman Petrolspor 20 14 5 1 36 18 43 +18
3 GMG Kastamonuspor 20 12 2 6 36 16 42 +20
4 Altınordu 20 10 2 8 36 16 38 +20
5 Adana 1954 Futbol Kulübü 20 11 5 4 38 20 37 +18
6 İskenderunspor A.Ş. 20 8 4 8 28 17 32 +11
7 24Erzincanspor 20 8 4 8 29 21 32 +8
8 Beykoz Anadolu 20 9 7 4 28 25 31 +3
9 Fethiyespor 20 7 6 7 24 21 28 +3
10 Kırklarelispor 20 5 7 8 21 22 23 -1
11 İnegölspor 20 5 7 8 21 25 23 -4
12 1461 Trabzon FK 20 6 10 4 26 28 22 -2
13 Isparta 32 Spor 20 4 6 10 17 20 22 -3
14 Kepezspor FAŞ 20 5 10 5 22 29 20 -7
15 Karaköprü Belediyespor 20 3 10 7 21 34 16 -13
16 Sincan Belediye Ankaraspor 20 3 11 6 15 30 15 -15
17 Altay 20 4 14 2 16 46 11 -30
18 Hes İlaç Afyonspor 20 0 19 1 6 70 5 -64
Takım O G M B A Y P AV
1 Bursaspor 18 14 0 4 38 5 46 +33
2 Karşıyaka 18 10 3 5 29 16 35 +13
3 Belediye Kütahyaspor 18 10 4 4 31 18 34 +13
4 Düzcespor 18 9 3 6 26 15 33 +11
5 Anadolu Üniversitesi 18 8 5 5 24 13 29 +11
6 Muş Spor Kulübü 18 7 3 8 22 16 29 +6
7 Silifke Belediye Spor 18 7 5 6 32 23 27 +9
8 Bornova 1877 18 5 5 8 26 26 23 0
9 Kahramanmaraşspor 18 6 8 4 17 23 22 -6
10 Artvin Hopaspor 18 5 6 7 12 19 22 -7
11 23 Elazığ Futbol Kulübü 18 4 7 7 12 18 19 -6
12 Kırşehir Futbol SK 18 5 9 4 19 31 19 -12
13 Tokat Bld Plevnespor 18 3 8 7 11 19 16 -8
14 Bulvarspor 18 2 9 7 15 31 13 -16
15 Kuşadasıspor 18 4 13 1 14 31 13 -17
16 Ergene Velimeşe 18 2 13 3 7 31 9 -24
Tarih Ev Sahibi Sonuç Konuk Takım
 03/02/2025 Gaziantep FK vs Galatasaray
 09/02/2025 Alanyaspor vs Fenerbahçe
 09/02/2025 Antalyaspor vs Başakşehir FK
 09/02/2025 Bodrum FK vs Göztepe
 09/02/2025 Galatasaray vs Adana Demirspor
 09/02/2025 Kasımpaşa vs Çaykur Rizespor
 09/02/2025 Kayserispor vs Konyaspor
 09/02/2025 Samsunspor vs Hatayspor
 09/02/2025 Sivasspor vs Beşiktaş
 09/02/2025 Samsunspor - Hatayspor Hatayspor ligdeki son 10 maçında hiç kazanamadı  Samsunspor yenilmez
 09/02/2025 Galatasaray - Adana Demirspor Galatasaray ligdeki son 20 maçında hiç kaybetmedi  Galatasaray yenilmez
 09/02/2025 Alanyaspor - Fenerbahçe Fenerbahçe ligdeki son 7 maçında hiç kaybetmedi  Fenerbahçe yenilmez
Tarih Ev Sahibi Sonuç Konuk Takım
 07/02/2025 Gençlerbirliği vs Esenler Erokspor
 08/02/2025 Iğdır FK vs Pendikspor
 08/02/2025 Yeni Malatyaspor vs Erzurumspor FK
 08/02/2025 Adanaspor vs Manisa FK
 08/02/2025 Sakaryaspor vs Çorum FK
 08/02/2025 Kocaelispor vs Amed SK
 09/02/2025 Bandırmaspor vs Şanlıurfaspor
 09/02/2025 Boluspor vs Keçiörengücü
 09/02/2025 İstanbulspor vs MKE Ankaragücü
 09/02/2025 Fatih Karagümrük vs Ümraniyespor
Tarih Ev Sahibi Sonuç Konuk Takım
 08/02/2025 Adana 01 Futbol Kulübü vs 24Erzincanspor
 08/02/2025 Altay vs Beykoz Anadolu
 08/02/2025 Altınordu vs Kırklarelispor
 08/02/2025 Batman Petrolspor vs Fethiyespor
 08/02/2025 İskenderunspor A.Ş. vs İnegölspor
 08/02/2025 Karaköprü Belediyespor vs GMG Kastamonuspor
 08/02/2025 Sarıyer vs Isparta 32 Spor
 08/02/2025 1461 Trabzon FK vs Sincan Belediye Ankaraspor
 12/02/2025 Batman Petrolspor vs İskenderunspor A.Ş.
 08/02/2025 Adana 01 Futbol Kulübü - 24Erzincanspor Adana 01 Futbol Kulübü ligdeki son 5 maçında hiç kaybetmedi  Adana 01 Futbol Kulübü yenilmez
 08/02/2025 Altınordu - Kırklarelispor Altınordu ligdeki son 5 maçında hiç kaybetmedi  Altınordu yenilmez
 08/02/2025 Afyonspor Kulübü - Kepezspor FAŞ Afyonspor Kulübü ligdeki son 20 maçında hiç kazanamadı  Kepezspor FAŞ yenilmez
Tarih Ev Sahibi Sonuç Konuk Takım
 09/02/2025 Anadolu Üniversitesi vs Belediye Kütahyaspor
 09/02/2025 Bornova 1877 vs Kuşadasıspor
 09/02/2025 Düzcespor vs 23 Elazığ Futbol Kulübü
 09/02/2025 Ergene Velimeşe vs Kırşehir Futbol SK
 09/02/2025 Kahramanmaraşspor vs Silifke Belediye Spor
 09/02/2025 Karşıyaka vs Artvin Hopaspor
 09/02/2025 Muş Spor Kulübü vs Bursaspor
 09/02/2025 Tokat Bld Plevnespor vs Bulvarspor
SON YORUMLANANLAR
  • HABERLER
  • VİDEOLAR
HABER ARŞİVİ

Web sitemize nasıl ulaştınız?


NAMAZ VAKİTLERİ
HAVA DURUMU
HABER ARA
YUKARI