TARİKATÇI TÜRKLER

 “Böl-Parçala Yut” taktiği ideolojisiyle dünyayı ulusdevletçikler şeklinde parselleyip ele geçirme şeytani taktikleri adına masonik derin devlet aklının sinsi stratejik planı gereği  1745 tarihinde görevlendirilen küresel çete denen züppelerin Joseph de Guignes adlı zibidisinin Türkler ve Hunların Tarihi Hafızasını (Mémoire historique sur l'origine des Huns et des Turcs) Moğolistan bozkırlarına gömmezden evvel…

ARA NOT: Etimolojik anlamıyla…

Züppe: Yunanca (zóppos ) geleneğe uymayan kendi kafasına eseni zırlayan zopposlar

Zibidi; Güzellemeler yaparak gerçeği saptıran, yakıştırma yapan süslü sözlerle lagalogo yapan

... bütün tarih kitaplarına göre, tüm tarihi kayıtlarda TÜRK; dünyanın her yerindeki Arap olmayan Müslümanların ortak adıydı.

Endülüs’te Türk’tü Filipinler de. Alaska’da Türk’tü Mozanbik te. Meksika’da Türk’tü Moritanya da. Vakvakiye Türk. Yecüc  Mecüc Türk.

Bu ifadelerimin Türk Tarih Kurultayında Jöntürk mankurtlarınca dillendirilen Adem Türk’tür Havva Türk. Güneş Türk’tür, şimşek Türk teraneleri ile benzeşip hamasete dönüşmemesi için ilk metinlere erişip kütüphaneler dolusu bilgi kirliliğine inat Yazıt-Yapıt, Belge-Belitler de karşılık bulmak adına…

SORU

Arap olmayan Müslümanların ortak adıysa Türk, tarihi belgelerde var mı karşılığı. Dünya ölçeğinde bakarsak eğer bu gün dünya da nerede hangi halklar Müslüman ? Bunların ataları kim.? Tarihi belge, belit ve bilgide Türk diye hiç anılmışlar mı?

EL CEVAP

SİL BAŞTAN YENİDEN TÜRK KİM? NEREDE?

Türk denildiğinde Türk kavramını etnik bir aidiyete indirgeyip Türkleri Moğolistan bozkırlarında 200 km2 lik alana sıkıştırıp, tarihi belgelerde geçen Türk boylarını acaba hangi ağaç altında hangi obanın kurduğu çadırdır anlayışı ile arayan akıl bizi minimize edip zihnimizi zindanımıza dönüştürenlerin mankurtlaştırdığı akıldır. Bizi ilk bilim adamı dedikleri son müneccimlerin üfürükleri ile tılsımlayanlar bizi uyuşturarak bütün dünyaya hakim olma stratejilerini yürütmüştür. Evet Kuzeydoğuda Bozkır Türkleri vardır ve doğrudur. Bu halklara dahi kısmi olarak odaklanıldığından Mustafa Kemal Aratürk’ün yarı kalan dahiyane projeksiyonuna odaklanarak Kuzeydoğu Türklerini Alaska’da, Meksika da ararken, Güneydoğu Türklerini de Filipinler de, Avustralya’da, Yeni Zelanda’da aramalıyız.  

Bu gün Dünya Müslüman nüfusunun üçte birini oluşturan kadim İslami belgelerde Yedi Deniz olarak anılan bu coğrafyada egemen din İslam’dır. Bu Müslümanlardan bihaber,  onlarla iletişimi olmayan, etkileşime girmeyen ve kök kültürde birlik aramayan hiçbir ideal hiçbir ülkü evrenselleşemez. Peki, kim bunlar. Bizim Kars’lı Harakani Hazretlerinin Java Adasında Dokuz Evliya!dan (Wali Songo) biri olan müridi Mevlana Malik İbrahim Semerkandi hazretlerini Endonezyalı Müslümanlara bak işte Türk bu diye sunmadıkça bilgi kaosundan çıkmak imkânsızdır. Endonezyalı Müslümanları Karsa taşıyarak Harakani Hazretleri’nin türbesinde sofraya oturup Endonez, Malay, Çam, Moro, Patani, Arakan, Bengal, Afgan, Peştun, Burma hatta Hui Müslümanlar ile Kars Kazı yemedikçe ALATURKA MUTFAĞI evrensel damak tadı kılmamız imkânsızdır. İnsanlık sağlıklı beslenme adına fast food yaşamdan tiksinip arayışa girmişken biz hala hamburger takılıp dururuz. Damak tadı krizine dahi çözüm öneremeyiz. Üretemeyiz.

Bizim Kürt meşayixten, Şehrizor’lu Konya da tedrisini tamamlamış Burhan el-Din İbrahim bin Hasan el-Kuranî El Kürd-i Eş-Şehrāzurī’nin (1690) Cava Adasındaki mürüdi, talebesi  Muhammed Yusuf el-Makassari  (1699) ki işgalci batılılar ile savaş veriyordu. Yenilgisi bile zafer oldu Endonezya da yenildi Güney Afrika da milyonlar oldu. Cape Town daki Zandvliet Bir Kürt müridi sayesinde bu gün İslam yurdu Macassar oldu. Endonezya halkı onu işgale karşı direniş öncüsü ilan edip ulusal kahraman ilan etti, Güney Afrika Devleti ise mezarını türbe yapıp Altın Nişane verip OR Tambo Yoldaşları ilan etti.

 Osmanlı tebasından İstanbul Hadımköy’de meftun Bağdat Abdülkadir Geylani Medresesi’nde tedrisini tamamlamış Mevlana Halid’in çağdaş müridi ve şeyxi kendisine müridi olan

“Ben ayrılık ve musibetlere katlandım, sonra çeşitli derecelere ulaştım, sonra bunları benden Osman Sirâc-ud-Dîn aldı," dediği  Kürt Seyyid Şeyh Muhammed Osman Sirac ad-Din Nakşibendi hazaratlarının oğlu Muhammed Osman Siraj al-Din (Siraj al-Din al-Sani) Hazretlerinin BAAS ve PERS aklına karşı kurduğu " Ömer bin Hattab Ordusu " ile Müslümanlar’ın bağrına saplanan Pers'i yeniden fethini tekrarlayacağının müjdecisi Martin van Bruinessen’in dediği değil evet Endonezya da da ALATURKA MEDENİYET müntesiplerine ilham kaynağı olan Kürt muvahhid mücahidlerin yarı kalan işleri tamamlanacak yitik medeniyetimizin kayıp çocukları KOCA VATAN’da BÜYÜK BİZ olarak buluşacak.

KOCA VATAN’da BÜYÜK BİZ’e Alafranga değil ALATURKA BAKIŞ           

1- YEDİ DENİZ TÜRKLERİ VE VAKVAKİYE

Yıl; Miladi 846, Tarihçi; İbn Hurdâzbih. (ابن خرداذبه) Tarihi Belge; Kitab-ül-Mesalik ve'l-Memalik

Yıl; Miladi 891, Tarihçi; Yakubî (اليعقوبي) Tarihi Belge; Kitâbü’l-Büldân

Yıl; Miladi 943, Tarihçi;  Mesudi (علي بن الحسين المسعودي) Tarihi Belge; Mürûcü’ẕ-ẕeheb ve meʿâdinü’l-cevher,

Yıl;  Miladi 1074, Tarihçi;  Kâşgarlı Mahmud (محمود بن الحسين بن محمد الكاشغري) Tarihi Belge; Dîvânu Lugâti't-Türk

Yıl Miladi 1154 Tarihçi; İdrisi (الشريف الإدريسي), Tarihi Belge; Nüzhetü’l-müştâḳ fi’ḥtirâḳı’l-âfâḳ

1. GÜNEYDOĞU TÜRKLERİ

https://web.archive.org/web/20021205035411/http://www.icv.org.au/history2.shtml

Yer; YEDİ DENİZ ve Wakvakiye. Bu günkü Filipinler, Papua Yeni Gine, Avustralya, Yeni Zelanda, Doğu Timor, Endonezya, Malezya, Singapur, Brunei, Vietnam, Kamboçya, Tayland, Laos, Myanmar (Butan), Bangledeş, Hindistan (Gucarta, Assam, Bihar,Haryana, Cammu Keşmir, Carkhand, Karnataka, Kerala, Madhya, Maharaştra, Tamil Nadu, Uttarakhand, Batı Bengal), Srilanka ve Maldivler

 İbn Hurdâzbih, Kitabü'l-Mesalik ve'l-Memalik (Yollar ve Memleketler Kitabı) adlı eserinde Çin'e giden deniz yoluyla ilgili bir pasajda , Hint Okyanusu'nun büyüklüğü hakkında bir tahminde bulunur: "Kızıldeniz'in başındaki Kulzum'dan Vakvak'a kadar olan bu denizin uzunluğu 4500 fersahtır ." Ayrıca Kulzum'dan Akdeniz'deki Farama limanına olan mesafenin 25 fersah olduğunu belirtir. Bu son mesafenin meridyen üzerinde bir dereceye tekabül ettiğini; dolayısıyla Vakvak'a olan 4500 fersahlık mesafenin 180 dereceye tekabül ettiğini yazar. Dolayısıyla Vakvak, Kulzum'dan dünyanın tam ortasında yer alır. Garip ismi ve doğuya doğru inanılmaz uzaklığıyla Vakvak, ticari coğrafyadan çok bir efsaneye ait gibi görünmektedir.

Yine de İbn Hurdâzbih, Waqwaq'ın gerçek bir yer olduğunu açıkça düşünüyordu. İki kez daha bahsediyor: "Çin'in doğusunda, Waqwaq toprakları var, altın bakımından o kadar zengin ki sakinleri köpekleri için zincirleri ve maymunları için tasmaları bu metalden yapıyorlar. Altınla dokunmuş tunikler üretiyorlar. Orada mükemmel abanoz ağacı bulunuyor." Ve yine: "Wakwaq'tan altın ve abanoz ihraç ediliyor."

Hicri 260 Miladi 897 yılında vefat eden Yakubî'nin, sözlü geleneği takip ettiği anlaşılan bu olayı şu şekilde anlatmaktadır:

Çin'e gitmek isteyen kişi, her biri kendi rengine, rüzgarına, balığına ve esintisine sahip, yanındaki denizden tamamen farklı olan yedi denizi geçmek zorundadır. Bunlardan ilki, insanların Siraf'tan yola çıkarak yelken açtığı Fars Denizi'dir. Ra's al-Jumha'da son bulur; incilerin avlandığı bir boğazdır. İkinci deniz Ra's al-Jumha'da başlar ve Larwi olarak adlandırılır. Büyük bir denizdir ve içinde Waqwaq adası ve Zenc'e ait diğerleri bulunur. Bu adalarda krallar vardır. Kişi bu denizde ancak yıldızlara bakarak yelken açabilir. İçinde büyük balıklar vardır ve içinde tarif edilemeyecek birçok harikalar ve şeyler vardır. Üçüncü deniz Harkand olarak adlandırılır ve içinde değerli taşlar ve yakutlar bulunan Sarandib adası bulunur. Burada kralları olan adalar vardır, ancak bunların üzerinde bir kral vardır. Bu denizin adalarında bambu ve rattan yetişir. Dördüncü denize Kalah-bar denir ve sığdır ve devasa yılanlarla doludur. Bazen rüzgara binerler ve gemileri parçalarlar. İşte kafur ağacının yetiştiği adalar. Beşinci deniz Salahit olarak adlandırılır ve çok büyüktür ve harikalarla doludur. Altıncı deniz Kardanj olarak adlandırılır; çok yağmurludur. Yedinci deniz Sanji denizi olarak da bilinir, Kanjli olarak da bilinir. Çin denizidir; kişi güney rüzgârı tarafından sürüklenir, tatlı su koyuna ulaşana kadar, boyunca müstahkem yerler ve şehirler vardır, ta ki Khanfu'ya [Kanton] ulaşana kadar.

Peki Waqwaq neredeydi?

İdrisi Haritasında Vakvakiye bu günkü Güneydoğu Asya

https://bilimgenc.tubitak.gov.tr/sites/default/files/idrisinin_dunya_haritasi.png

https://bilimgenc.tubitak.gov.tr/sites/default/files/topkapi_sarayi_koleksiyonu.jpeg

"Bazı kişiler bana Waqwaq'a seyahat eden ve orada ticaret yapan bir adamla tanıştıklarını söylediler. Kasabalarının ve adalarının büyüklüğünü anlattı. Bununla bölgelerini değil, nüfuslarının büyüklüğünü kastediyorum. Türk kabul edilirler (Türkler gibi görülürler).  “They look like Turks” Sanatlarında çok çalışkanlar ve ülkelerinin her yerinde yeteneklerini geliştirmeye çalışıyorlar.

İbn Khurradadhbih'in ilk Avrupa editörü, Hollandalı bilgin Michael Jan de Goeje bu suruya 1880 yılında şöyle cevap veriyor.

Sayfa 50 Dipnot 1

https://upload.wikimedia.org/wikisource/ar/c/c1/%D8%A7%D9%84%D9%85%D8%B3%D8%A7%D9%84%D9%83_%D9%88%D8%A7%D9%84%D9%85%D9%85%D8%A7%D9%84%D9%83_%D9%84%D8%A7%D8%A8%D9%86_%D8%AE%D8%B1%D8%AF%D8%A7%D8%B0%D8%A8%D9%87.pdf

 “Alwakwak adası Kumair Adaları’na aittir. Kumair, sıradan insanların söylediği gibi, inanın bana, meyve yerine çığlık atan insan başları şeklinde meyve veren bir ağacın adı değil, rengi beyazımsı olan bir halkın adıdır. Boyutları küçük olup, yapıları Türklere gibidir. Hinduların din değiştirmesiyle ortaya çıkmış ve kulaklarını delme geleneğine sahipler."

Öte yandan, Wak-wûk halkı arasında siyah tenli insanlar da var." Ayrıca, Biruni’nin ifadesinin anlaşılması zor, çünkü Japonya'nın Kamboçya imparatorluğuna ait olduğunu kabul etmek zor. Pasajın son kısmı bozulmuş gibi görünüyor, çünkü dünyanın acayiplikleri  ve Mesudi'nin  Türkler ‘dendir dediği Wakwåk sakinleri tam olarak bunlardır. … ancak Wakwåk o adanın özel adıdır.

Bu kadim bilgi ile yaklaşırsak işin özeti şu. Sirivijaya Uygarlık havzası olarak bilinen kadimde Yedi Deniz olarak anılan Güneydoğu Asya halkları Türkler ve Wakvak’lardan oluşuyor. Wakkvaklar bu gün Aborjinler olarak anılan azgın batının soyunu kuruttuğu kısa boylu insanlar onların dışındakiler ise Müslümanlaşmış Sirivijaya Halkları olan Arap olmayan Müslümanlar ki Türkler olarak anılmaktadırlar.

O halkların torunları bu gün şu ulusdevletlerde mukim Müslümanlardır.

https://en.wikipedia.org/wiki/Islam_in_Southeast_Asia

O zaman bakmak lazım dünya Müslüman nüfusunun üçte birine tekabül eden bu hakların ataları olup miladi 9. yy da orada Srivijaya Uygarlığını İslam Medeniyetine çeviren yöneten yönlendiren ve Türkler olarak anılan etnik kimlikler kimlerdir?

… devam edecek

DİPNOT NOTU:

Bilgi özgürleşmiş ve çeşitlileşmiştir. Telekominikasyon ve Dijitalizasyon ile bilgiye erişim kolaylaşmıştır. Enformatik gelişmeler ile bilgi yayılması hızlanmıştır.  Dijitalizasyon, telekominikasyon ve enformasyon modern değil modernin çöküşünü hazırlayan yenidir. Yeniliktir. Modernizmi çökerten modern paradigma ile ilgili tektip ve tektipleştirici bilgide çökmektedir. Çoklu bilgi etkisiyle çoğulcu birliktelik yükselen değerdir. Çöken modernizmin enkazının altında kalmamak için modern bilginin yeniden örgütlenmesi ile bilgi kaosundan kurtulmak mümkündür. Bu kaotik ortamda ferdi yaşam standartlarını fıkıh ciddiyetinde içselleştirmiş ulus ötesi uygulanabilirliği olan bir anlayışa insanlık koşacaktır. Bu kapsamda çoklu bilgiyi çoğulcu bakışla örgütleyip evrensel bir BİZ arayışına katkı adına kümülatif bakışla analitik duruş gerekmektedir.

DİPNOTLAR

https://islamansiklopedisi.org.tr/goeje-michael-jan-de                       

https://asiasociety.org/education/islam-southeast-asia

https://islamansiklopedisi.org.tr/ingiliz-dogu-hindistan-sirketi

https://islamansiklopedisi.org.tr/tipu-sultan

https://islamansiklopedisi.org.tr/meysur

https://islamansiklopedisi.org.tr/tipu-sultan

https://dergipark.org.tr/en/download/article-file/782489

https://islamansiklopedisi.org.tr/melikut-tuccar

https://ispng.wordpress.com/

https://online.ucpress.edu/nr/article-abstract/18/4/55/70852/Conversion-to-Islam-in-Papua-New-GuineaPreserving?redirectedFrom=fulltext